Sayfalar

16 Ocak 2013 Çarşamba

Ahmet Ümit-İstanbul Hatırası

 
Byzantion’dan İstanbul’a uzanan heyecan yüklü, tarihsel bir serüven…

Yedi hükümdar, yedi kadim mekân, yedi gizemli olay ve yalın bir gerçek! 



Ahmet Ümit'in polisiye ve tarih dolu kitaplarından biri.Ben önce Sultanı Öldürmek romanını okudum ama keşke öyle yapmasaymışım dedim.Ahmet Ümit bu kitabında sadece İstanbul’un sırlarını deşifre etmiyor, eski dost Komiser Nevzat’ı da bizlere daha yakından tanıtıyor. Karısını ve kızını, hedefi kendisi olan bir patlamada kaybeden Komiser Nevzat’ın hayata tutunma çabalarını, onun yaralarını yavaş yavaş ama kalıcı bir şekilde tedavi eden Rum sevgilisi Evgenia ile olan ilişkilerini, yaralı aşklarını, iki sevgilinin beraber yitirilmiş eş ve evlada kaldırdıkları buzlu rakı bardaklarını, o bardakların hüznünü, hüznün masadan kopup, Balat’a açılan pencereden İstanbul’a karışmasını o kadar güzel anlatıyor ki. Ya da Ayasofya Müzesinin harcındaki aşkı. Justinyen’in, büyük aşkı Thedora için, Ayasofya Müzesinin görkemli kubbesini taşıyan dört sütunun tepesine işlettiği isimlerinin baş harflerini.
Ve maalesef bu şehirde kaybettiklerimizi de bize anlatıyor Ahmet Ümit. Hem yitirilen aşkları anlatıyor, hem de yıllardır İstanbul’a ne kadar hoyrat davrandığımızı, gün geçtikçe daha da acımasız olduğumuzu, neleri yitirdiğimizi ve böyle giderse daha neleri yitireceğimizi.
polisiye-tarih türünde çok iyi iş çıkarmış yazarımız,konusu sürükleyici,dili akıcı ve merak uyandırıcı.

İstanbul'un tarihi yerlerine gitmişliğim var ama bilmeden araştırmadan gittiğimi hissettim.Bu kitabı okurken anlatılan yerleri hep gidip görmek istedim imkanınız varsa o şekilde de yapabilirsiniz yada okuduktan sonra zaten görme isteği uyandırıyor insanda. Ayasofya,Topkapı Sarayı ve padişahlarla ilgili bilgiler beni daha çok bağladı kitaba.Eğer tarihi sevmiyorsanız kitap sizin için faydalı olacaktır çünkü o sürükleyicilik içinde tarih de öğrenmiş oluyorsunuz.Tek eksi yanı sonlarını bir türlü beğenemiyorum ben Ahmet Ümit'in kitaplarında sanki daha mı farklı bitmeliydi dedirtiyor onun dışında harika bir kitaptı katilin kim olduğunu düşünürken kitap bitti :)Herkesin mutlaka okuması gerektiğini de vurgulamak gerek. 

Ve sonundaki cümleler beni bitirdi.

“Cesetlerin yanına sikke koyduğumuzu biliyorsun değil mi ?” Duraksadı. “Sana tüyo falan vermek istediğimizden değil… Cinayetleri yazacak gazetecilere bu şehrin muhteşem tarihini hatırlatmak için. İstanbul’da yaşayan vefasızlar sürüsü, hiç değilse gazetedeki yazılanları yaşadıkların yerin tarihini öğrensinler diye…”


Ve beğendiğim başka bir alıntı:


İnsan ruhunun yarası dikiş tutmaz. Aynı zamanda ruhun yarası, bedeninkinden daha etkilidir; daha ıstırap verici. Bu acı o kadar güçlüdür ki, insan başka dünyalara dönüp bakamaz bile. İstese bile yapamaz bunu     İstanbul Hatırası - Ahmet Ümit 



Alıntı 3:
Amacınız ne kadar yüce olursa olsun,kendi öz çocuğunuza bile zorla hiçbir şey yaptıramazsınız.

Alıntı 4:
İşte bu yüzden ne insanların kafataslarıyla krallık kuranları ne de onları taktir edenleri severim.

Alıntı 5: 
Halka kim zulüm etmişse yanlış yapmıştır.İster Fatih,ister Justinyen,kim masum insanlara zulüm etmişse yanlıştır.




http://www.facebook.com/video/video.php?v=165034126877058
izlemenizi tavsiye ederim çok güzeldi....



 






3 yorum:

  1. öncelikle video için teşekkürler . sayenizde gördüm haberim yoktu.
    Veee çok etkileyici idi ,aynı kitap gibi .

    YanıtlaSil
  2. Romanın sonu çok güzeldi.Final kısmı çok iyiydi.

    YanıtlaSil

Yorumlamanız beni sevindirecektir